Bir Arama Kurtarma Görevlisi Gözüyle Asrın Felaketi: Kahramanmaraş Depremi Üzerine Tespitler ve Öneriler
06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş ilinde ilki merkezi Pazarcık ilçesi olan 7.7 büyüklüğünde ve ikincisi de merkezi Elbistan ilçesi olan 7.6 büyüklüğünde meydana gelen “Asrın Felaketi” olarak adlandırılan iki deprem, on binlerce vatandaşımızın vefatı ve yaralanmasına sebebiyet vermiş, milyonlarca vatandaşımızı da etkilemiştir.
Depremin ilk gününden itibaren 100 kişiden oluşan Ankara İHH arama kurtarma ekibinin bir üyesi olarak Kahramanmaraş’ta arama kurtarma faaliyetlerine katıldım. 13 Şubat itibari ile ekibimizle birlikte görevimizi başka bir İHH ekibine devrederek Ankara’ya döndüm. İHH Arama Kurtarma ekibi olarak yıkılan binaların enkazından 7 gün boyunca 75 kişiyi canlı çıkartırken, maalesef hayatını kaybeden yüzlerce vatandaşımızın da cansız bedenini çıkardık. Halen daha AFAD başta olmak üzere diğer birçok STK gibi İHH’nın arama kurtarma ekipleri depremin gerçekleştiği 10 ilimizde aralıksız arama kurtarma faaliyetlerini devam ettirmektedir.
Depremin ilk anından itibaren sadece işime, yani arama kurtarma faaliyetlerine odaklandığım için sosyal medya ve basını takip etme şansım olmadı. Bugün gerek Whatsup grup mesajlarıma gerekse sosyal medyaya baktığımda ciddi bir bilgi kirliliği olduğunu fark ettim.
Bu anlamda tarihe bir not düşmek ve bundan sonra ortaya çıkabilecek doğal afetlerdeki arama kurtarma çalışmalarına katkı sunmak amacı ile depremin ilk gününden itibaren içerisinde olduğum arama kurtarama faaliyeti süresince şahit olduklarım ve daha önceki deprem ve sel felaketlerinde görev yapmış kişilerin tecrübe ve paylaşımlarından derlediğim aşağıdaki bilgileri paylaşma gereği duydum.
Umarım bu ve bundan sonra yaşanabilecek afetlerde bu tecrübelerden istifade edilir ve ortaya çıkabilecek olumsuzluklar en aza indirilebilir. Hem toplumu bilgilendirmek amacıyla yaptığım hem de yapılacak yardımlarda ve koordinasyon faaliyetlerinde faydalı olacağını düşündüğüm tespitler aşağıdaki gibidir;
Depremin Büyüklüğü ve Etki Alanına İlişkin Değerlendirmeler
1. Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7’lik deprem sonrası depremin seviyesi uluslararası yardım gerektiren seviye olan 4.seviye olarak belirlendi ve Türkiye’nin tek başına üstesinden gelemeyeceği bir deprem olarak ilk gün tüm dünyaya bildirildi. İlk gittiğimiz andan itibaren benim de şahsi değerlendirmem depremin şu ana kadar gördüğüm ve duyduğum bir çok depremden daha büyük olduğu yönünde idi.
2. Resmi rakamlara göre 42 bin civarında yıkılan ya da ağır hasarlı binaya gerek AFAD gerekse diğer STK’lardaki eğitimli arama kurtarma personeli ile müdahale edildi. Depremin 10 ili kapsaması ve etkisi dikkate alındığında tüm binalara aynı gün ulaşılması imkânsız olduğu için ancak 2. ya da 3. gün ulaşılan enkazlar da vardı. Bir arama kurtarma görevlisi olarak devletimizin elinden gelen tüm imkanlarını kullandığına, gerek devletimizin resmi kurumlarının, gerek STK’ların, gerekse halkımız ilk günden itibaren elinden geleni yapmaya devam ettiğine şahit olduğumu belirtmem gerekir. Ancak bundan sonra ortaya çıkabilecek doğal afetlere müdahale bağlamında arama kurtarma ekiplerimizin sayısının ve gerekli teknik donanım miktarının artırılmasının önemini de vurgulamak isterim.
Koordinasyonun Etkinliğine İlişkin Değerlendirmeler
3. AFAD bir koordinasyon birimidir. AFAD depremin ilk anından itibaren olayın büyüklüğünün anlaşılması ile tüm STK’lar ve uluslararası yardım ekiplerini koordine etmektedir (koordinasyonda sıkıntı olmasına yönelik eleştirileri olayın büyüklüğü, kaynakların yetersizliği ile düşünülmelidir.)
4. İlk andan itibaren Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında illerimizde ve Başkanlık AFAD merkezinde tüm afet grupları toplanmıştır. TAMP kapsamında Cumhurbaşkanı yardımcısı başkanlığında koordinasyon faaliyetleri yürütülmüştür. Her ne kadar AFAD İçişleri Bakanlığına bağlı olsa da bu afet süresince fiili olarak Cumhurbaşkanı Yardımcımızın Başkanlığında toplanmasının doğru bir karar olduğunu söylemek isterim.
5. Depremin gerçekleşmesinden çok kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanımız tarafından depremden etkilenen her bir ile koordinasyonu sağlamak üzere ayrı bir bakanın ve valinin resmi olarak görevlendirilmiş olması ayrıca ilk defa yapılan önemli bir koordinasyon faaliyeti olmuştur.
6. Koordinasyonda aksaklıkların oluşmasında GSM operatörlerinin tamamının çökmesinin büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Bu operatörlerin baz istasyonlarının büyük çoğunluğunun evlerin üzerine kurulması evlerle birlikte bunların da yıkılması ile iletişimi aksattığını söyleyebilirim. Bundan sonrası için özellikle tüm GSM operatörlerinin baz istosyanları için depremlerde zarar görmeyecek ve enerjileri kesilmeyecek şekilde bir altyapı kurulması hem enkaz altında kalan kişilerin yardım istemeleri, hem vatandaşların iletişimi, hem de koordinasyon için önem arz etmektedir. Yine buna ilaveten alternatif bir iletişim ağının kurulması da ikinci bir alternatif olarak değerlendirilebilir. Aynı şekilde iyi bir telsiz altyapısı ile tüm ekiplerin iletişim kuracağı bir telsiz ağıda olmazsa olmazlardandır.
Arama Kurtarma Ekiplerinin ve Ekipmanlarının Yeterliliğine İlişkin Değerlendirmeler
7. Arama kurtarma faaliyetleri normal şartlarda eğitimli kişiler tarafından yapılması gereken bir faaliyet iken depremin vurduğu alanın genişliği ve yıkıcı etkisinin yüksek olması nedeniyle bazı binalarda arama kurtarma eğitimi almış kişiler, bazılarında emniyet güçleri, bazılarında madenciler, bazılarında STK’ların gönüllü personeli, bazılarında depremzede yakınları, bazılarında çevre illerden gelen gönüllü vatandaşlarımız tarafından yapılmak zorunda kalınmıştır.
8. Eğitimli arama kurtarma ekipleri bizim gibi depremden en geç 3 saat sonra (İHH Ankara arama kurtarma olarak bizim ekibimiz 2 saat sonra yola çıktı) yola çıkmaya başlamıştır. Ağır kış şartları, gelen ekiplerin bölgeye uzak noktalardan gelmeleri, yolların da depremden etkilenmesi dolayısı ile ortaya çıkan yoğun araç trafiği ve deprem bölgesi yakınında yolların tahribatı gibi sebeplerden dolayı bizim ekibimiz aynı gün deprem bölgesine ulaşsa da ne yazık ki tüm ekipler aynı gün deprem bölgesine ulaşamamış, bazı bölgelere ulaşmada gecikmeler olmuştur.
9. Bu denli büyük bir felaketin beklenmiyor olması dolayısı ile de eğitimli arama kurtarma ekiplerinin bölgeye transferinde gecikmelerin olduğu belirtilebilir.
10. Gelen arama kurtarma ekiplerinin depremin etki alanının genişliği ve yıkılan bina sayısının fazlalığı nedeniyle bölündüğü, bu durumun da doğal olarak arama kurtarma teçhizatlarının da bölünmesini beraberinde getirdiğini belirtmek isterim. Öncelikle gönüllü olarak eğitim almış arama kurtarma ekiplerini ve bu ekiplerin teçhizat ve ekipman donanımlarının sayısının artırılmasının bundan sonra ortaya çıkması muhtemel doğal afetlere yapılacak müdahalenin etkinliğini artıracağını belirtmek isterim.
11. Arama kurtarma ekipmanlarının her mahallede olacak şekilde yeteri kadar belli noktalarda hazır bulundurulması ve bu gibi afetlerde ihtiyaç duyan ekiplere hızlıca ulaştırılması da afetlere etkin ve zamanında müdahale ve can kaybının önlenmesi anlamında önemlilik arz eden bir diğer konudur.
12. Eğitim almamış diğer gönüllü arama kurtarma personelinin ise hem tecrübesizlik hem de ekipman yokluğu sebebiyle yeterince verimli olamadığını gözlemledim. Bu yüzden gelecekte ortaya çıkması muhtemel afetlere müdahale anlamında fiziksel gücü yeten herkesin bu eğitimleri alması ve illerinde bulunan arama kurtarma ekiplerine dahil olması, bunu yapamayacak olanların ise bu ekiplerin ekipman ihtiyacını karşılaması bu tür afetlere daha hazırlıklı olmamızı sağlayacaktır.
13. Arama kurtarma ekipmanlarının tek tek ismini yazmayacağım ama özellikle termal kameralar, yılan kameralar, Akustik dinleme cihazları ve telsizler kurtarma faaliyetlerini yönlendirmek ve süreci hızlandırmak için olmazsa olmazlardandır. Bu ekipmanlar ayni veya nakdi yardım olarak mutlaka arama kurtarma ekiplerine temin edilmelidir.
14. Eğitimli arama kurtarma personelinin emrine gönüllüler verilerek bu atıl iş gücü daha etkin kullanılabilirdi. Aynı zamanda demir kesme makası ve bilimum tersine inşaat materyali, tecrübeli inşaat ustaları marifetiyle çok iyi iş görebilirdi. İnşaat ustalarından ve inşaat işçilerinden çok yararlanılabilirdi. İnsan kaynağından ziyade ekipman yetersizliği olduğu için inşaat işçilerini inşaat malzemeleriyle beraber bölgeye çağırmak da başka bir çözüm olabilirdi.
Arama Kurtarma Ekiplerinin Ortak Çalışma ve Yardımlaşmaları
15. Kahramanmaraş ve diğer 9 ilin hepsinde AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB gibi resmi kurumların yanında İHH başta olmak üzere onlarca STK’nın arama kurtarma personelinden oluşan yaklaşık 25 bin arama kurtarma personeli görev yaptı ve yapmaya devam etmektedir.
16. Tüm bu arama kurtarma ekipleri tek yürek olup birlikte çalışabilmesi sahada gördüğüm en güzel manzaralardan biriydi. Zaman zaman bazı ekipler tek başına çalışmayı diğer ekipleri işe dahil etmemeyi tercih etse de çoğunlukla ekipler birlikte uyum içinde çalıştı.
17. Bazen bir enkaz başında 3-4 farklı kurum kuruluş birlikte koordineli bir şekilde çalışırken bazen de yalnız çalışan bir ekip malzeme ihtiyacını hızlı bir şekilde yan binada çalışan başka bir ekipten temin edebiliyordu.
18. Bu ekiplerin aralarındaki bu uyumu daha da pekiştirmesi için AFAD’ın yaptığı tatbikatlarda farklı ekiplerin de birlikte çalışabileceği ortamlar oluşturması önem arz etmektedir.
19. Diğer yandan 81 ülkeden yaklaşık 10 bin uluslararası arama kurtarma personeli de bölgede görev yapmıştır.
20. Uluslararası ekiplerde yerli ekiplerle koordineli çalışmış karşılıklı biribirlerine destek olmuştur. Benim çalıştığım binalarda en az 4-5 farklı uluslararası ekibe şahsen denk geldim. Bazılarından destek alırken bazılarına destek olduk. Hatta dönüşümlü çalıştığımız binalar bile oldu.
Afet Esnasında ve Afet sonrasında Ortaya Çıkabilecek Sağlık Sorunlarına İlişkin Değerlendirmeler
21. Deprem bölgesine gitmeden önce ve gittikten sonra o bölgede arama kurtarma faaliyeti yapan herkesin tetanos ve kuduz aşısı olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü inşaat parçacıklarının vücudu kesip 3-5 gün sonra arama kurtarma faaliyetinde bulunan kişinin de hastalanmasına sebep olabilir. Eldivensiz iş yapılmaması gerekmesine rağmen ne yazık ki çok fazla sayıda gönüllü eldivensiz, can havliyle ilk andan itibaren deprem bölgesindeki enkazlarda çalıştı.
22. Arama kurtarma yapmaya ya da yardıma giden herkes alana gider gitmez can havliyle kendi sağlığını düşünmeden tüm gücüyle çalışmaktalar. Ancak bu dürüm bu kişilerin ertesi güne bitap düşmesini de beraberinde getiriyor. Ancak unutulmaması gerekir ki bu süreç bir günle sınırlı olmuyor ve diğer günlerde de benzer bir yoğunlukta devam edilmesi gerekiyor. Hatta bizim ekibimizin yaptığı gibi 48 saat durmadan çalışan kişi ve ekipler de oluyor. Bu durum da ister istemez çalışanların verimi düşürüyor. Hem profesyoneller hem de gönüllüler süreç içerisinde hastalanabiliyor ve afet bölgesinde bu kişilerin sağlık problemleriyle uğraşılıyor. Zaten az sayıda olan işgücünün kaybı da çalışmaların etkinliğini azaltabiliyor.
23. Bölgede seyyar tuvaletler depremin alanının büyüklüğü ve yıkıcı etkisinin büyüklüğünden kaynaklı olarak gecikmeli kurulduğunu belirtmek isterim. Hijyen problemi genellikle ilk etapta akla gelmeyen bir ihtiyaç olmasına rağmen eksikliğinin ortaya çıkaracağı sağlık problemlerinin boyutu beklenenin ötesinde olabiliyor. Bu anlamda bu tarz doğal afetlerde seyyar tuvalet ihtiyacının en az barınma ihtiyacı kadar önemli olduğu ve en kısa zamanda karşılanması gereken bir ihtiyaç olduğunu söylemek isterim.
24. Deprem Bölgesinde belli bir süre sonrasında salgın hastalıkların başlayacak olmasını da göz önüne almak gerekir. Özellikle kemirgenler bu hastalıkların yayılmasına sebebiyet verebilecektir. Burada da çöplerin sıkıştırılarak, ağzı kapatılarak derhal bölgeden uzaklaştırılması çok kritik öneme sahiptir. Kedi-köpekleri besleyerek kontrol altına almak ve açıkta asla gıda artığı bırakmamak orada çok önemli olan bir diğer husustur.
25. Su kaynaklarının temiz kalması çok önemli olan bir diğer husus. Özellikle deprem dolayısıyla yeraltındaki çatlakların suları kirletmesi söz konusu olabiliyor. Bu soruna yönelik de uzman kurumların çalışmalarının önemli olduğunu belirtmek isterim.
26. Bölgeye su sağlayan barajların deprem dolaysı ile kirlenmesi muhtemel. Bu anlamda da bölgedeki barajların sağlık açısından da kontrol edilmesinin gerekli olduğunu söylemek isterim.
27. Sular paket su dahi olsa açıkta bekler ve güneşe maruz kalır, iyi koşullarda saklanmazsa ishal gibi farklı sağlık sorunlarına sebep olabiliyorlar. Mevsimin de etkisi ile havanın soğuk olması bu ihtimali düşürse de şişelenmiş suların sağlık sorunlarına sebebiyet vermemesi için sağlıklı koşullarda depolanması önemlilik arz etmektedir.
28. Dağıtılan yemeklerin yapımında kullanılan suların da aynı şekilde hasta etme ihtimali gözden kaçırılmaması gereken bir diğer unsurdur. Bu sebeple suların sağlıklı olması konusunun ayrıca üzerinde durulması gereken bir husus olduğunu belirtmek isterim.
29. Gıda yardımları iyi saklanmazsa hiç akla gelmeyecek şekilde gıda zehirlenmeleri olması bir diğer önemli konudur. Bu anlamda yemek üretiminde de sağlıklı koşulların sağlanması ve sürdürülmesi önemlilik arz etmektedir.
30. Özellikle afetin etkisi ile ortaya çıkabilecek enfeksiyon hastalıkları ve diğer hastalıklarla ilgili olarak ilgili uzmanlarının sahada olması ve kalmasına ihtiyacın olduğu belirtilebilir.
31. Artık enkaz altından çıkanlardaki yaşam beklenti oranı çok düşmüş durumda ne yazık ki. Buna hazırlıklı olmak lazım. Tespitlerin doğru yapılması çok kritik. Epey bir kayıp vaka olacak; bunlar için kalanları şimdiden hazırlamak lazım. Yani bu insanlar ne ölü olacaklar ne de diri, kayıp olacaklar. Kalanların psikolojik durumları bu durumda iyice berbat oluyor. Toplumsal psikolojiyi de etkiliyor bu durum. O yüzden psikologlara büyük iş düşüyor. Sürekli herkesin story atması, video çekmesi oradaki insanları çok kötü etkiliyor. İnsanlar acılarını rahatça yaşayamıyor. O kalabalık içinde yalnız kalabilecekleri alanlar açmak lazım.
Barınma ve Beslenmeye İlişkin Değerlendirmeler
32. Eğitimli arama kurtarma personeli kendi ihtiyaçlarını karşılayabilse de özellikle alana gelen diğer gönüllülerin ve koordinasyon ekiplerinin dinlenebileceği, temel ihtiyaçlarını karşılayabileceği yeterli büyüklükte kamp alanlarının (konaklama, tuvalet-duş gibi ihtiyaçlar, yeme-içme servisleri, çöpler, depo alanları, koordinasyon merkezleri için büyük alanlara ihtiyaç duyuluyor) mutlaka önceden planlanması ve afet esnasında da zaman kaybetmeden kurulması önemlilik arz eden bir diğer husus.
33. Ne yazık ki Kahramanmaraş’ta AFAD merkezinde yeterli alan olmasına rağmen bu temel ihtiyaçları karşılayacak alanlar unutulduğu gibi alana su dahi verilmemişti. O yüzden depremzedelere desteğe gelen birçok kişi imkânsızlıklar nedeniyle kendisi de bir depremzedeye dönüştü. Bunlar AFAD tarafından birkaç saatte temin edilebilir ihtiyaçlar iken büyük ihtimalle afet bölgeleri düşünülürken bulunulan merkez ihmal edilmişti. O yüzden arama kurtarmacılar ve gönüllülerin çoğu bu temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadılar.
34. Barınma ihtiyacının ve gıda ihtiyacının karşılanması doğal afet yaşayan kişiler için en önemli konuların başında gelmektedir. Depremin hemen sonrasında bu sorunun çözümüne ilişkin gerek devlet kurumlarının gerek STK’ların gerekse de halkın çok ciddi bir çabası olmasına rağmen hali hazırda özellikle barınma sorununun tamamen çözülemediğini belirtmek isterim. Afetin büyüklüğü ve depremzedelerin çokluğu nedeniyle barınma sorunu biraz daha sürmesi muhtemel olsa da bu konunun çözümüne yönelik tedbirlerin ivedilikle alınıyor olması afetin etkisi azaltacaktır.
35. Depremin kapsadığı alanın genişliği ve etkisinin büyüklüğünden kaynaklı olarak, özellikle de lojistik problemlerinden dolayı aşevlerinin gecikmeli kurulduğunu belirtmek isterim. Aşevleri özellikle gönüllü vatandaşlar ve STK’lar eliyle 3.günden itibaren hızlıca artmıştır.
36. Ortaya çıkardığı farklı sorunlar dolayısı ile ikinci el eşya gönderilmemesinin de önemli bir husus olduğunu belirtmek isterim.
37. Bölgeye gelen gıda ürünlerinin zayi olmaması için son kullanma tarihinin geçmemesine dikkat edilmesi gerekiyor. Özellikle kullanma tarihi çabuk geçen mama gibi ürünlerde ve az bilinen markalarda son kullanma tarihi geçmiş ürünlerle daha çok karşılaşılabiliyor. Bu hususun özellikle depo görevlileri ve yardım gönderecek kişiler tarafından sürekli kontrol edilmesi gerektiğini belirtmek isterim.
Yardımların Sürdürülebilirliğine İlişkin Değerlendirmeler
38. Deprem bölgesine amatör ruhla yardım tırları gönderen çok fazla vatandaşımızın olduğu bilinmektedir. Ben de bu yardımlara deprem bölgesinde şahit oldum. Burada önerim bu tür yardımların bireysel çalışmalardan ziyade AFAD, Kızılay, İHH gibi kurumsallaşmış kurum ve kuruluşları eli ile yapılması. Zira bu kuruluşlar bölgede ikmal üslerine ve dağıtım ağlarına sahip olan kuruluşlar. Bu sayede hem gönderilen yardımlar yollarda ya da bir kurum/kuruluşun bahçesinde heba olmayacak hem de ihtiyaç sahipleri ihtiyaçlarını karşılayabilecekler.
39. Depremin etkisi yıllar sürecek ve yaraların sarılması da hemen olacak bir iş değildir. Tüm yazılı ve görsel basında deprem konuşulurken insanların yardım etme duygusu had safhada oluyor ve çok şükür ciddi yardımlarda bölgeye ulaştı gitmeye de devam ediyor.
40. Ancak birkaç hafta sonra herkes rutinine dönünce ve yardımlar azalınca daha büyük sıkıntılar olabilir. Bunun önüne geçmek için şimdiden yardım için ayırdığınız bütçenin tamamını harcamamanızı öneriyorum.
41. Yukarıda da belirttiğim gibi bölgede dağıtım ağı ve lojistik merkezi olan kurum/kuruluşlar ile irtibatlı onların yönlendirmelerine göre yardımda bulunulması ve bu yardımların da devamlılık arz etmesi önemli bir husustur.
Asrın felaketi olarak anılan bu depremin diğer depremlerden farkı sadece aynı gün içerisinde 7’nin üzerinde iki depremin olması değil aynı zamanda binlerce artçı yaşanması ve bunların yüzlercesinin 4 ve üzeri onlarcasının 5 ve üzeri olmasıdır. Dolayısıyla bu depremin yıkıcı etkisi de o denli büyük olmuştur. Tüm bunlara rağmen gerek devletin tüm organları gerek STK’lar gerekse halkımız ilk günden itibaren elinden geleni yaptı ve yapmaya da devam etmektedir. Ortada büyük bir afet vardır ve el birliği ile bu afetin etkilerini azaltmaya çalışıyoruz. Afetin etkileri ortadan kalkana kadar tüm enerjimizi buraya odaklamamız gerekiyor.
İlk etapta ortaya çıkan bu duruma nelerin (binaların zemin olarak sıkıntılı yerlerde olması (dere yatağı, bataklık vb.), kalitesiz malzeme kullanımı, yapılan yapısal değişiklikler (kolon kesimi vb.)) ve kimin (müteahhitler, belediyeler, yetkili kamu kurumları vb.) sebep olduğuna yoğunlaşmamız gereksiz bir enerji kaybı olacaktır. Belki bu konular bundan sonra başka afetlerin ortaya çıkmaması için gereklidir ancak ilk etapta üzerinde çok fazla tartışılmaması gereken konulardır.
Yedi günlük bir arama kurtarma faaliyetinde sahada gördüklerim ve dönünce hızlıca eski tecrübeleri incelememde derlediğim bu bilgilerin halen arama kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları yapanlara, bölgeye çeşitli vesileler ile gidip destek olanlara, bu işin koordinesini sağlayan kamu kurum ve kuruluşların yetkililerine, bu acıyı yüreğinde hissedip çeşitli nedenlerle gidemeyen ancak ne yapabilirim diye düşünenlere bir yol haritası olması niyetiyle yazdım. Umarım hep birlikte bu felaketinde üstesinden en hızlı bir şekilde gelir ve yaralarımızı sararız. Rabbim tekrar böyle bir afet yaşatmasın bizlere. Ölenlere Allahtan rahmet kalanlara rabbimden şifa ve sabırlar diliyorum.
Dr. İbrahim TAŞDEMİR
İHH Ankara Arama Kurtarma Personeli